Kriz kavramlarına yabancı değiliz. Ekonomik
kriz, Küresel kriz, Küresel Ekonomik kriz
duyduğumuz ve alıştığımız, ancak 1970 ler den bu
yana artarak duyduğumuz kavramlar. Süreçte,
küresel etnik krizler, küresel dini krizler,
küresel terör saldırıları,küresel enerji
gerilimleri,küresel üretim üsleri
krizleri,küresel salgın hastalık tehditleri,
küresel diktatörleşme salgını, küresel
teknolojik sıçrama,internetin küresel
enformasyon tsunamileri krizleri ve daha bir
çoklarını ekleyebileceğimiz büyük küresel
sarsıntılar.
Bu kadar krizi, bunalımı alt üst oluşu bir
çırpıda sayıyorsak küresel radikal değişimlerin
hem öncesinde hem içindeyiz demektir. Bir
zincirin çoğalan halkaları gibi sürekli
inanılmaz değişimler süreci..
Tarihte bir benzeri olmayan bir dönem. Geçmişte
kıyaslanabilecek bir evre ne yazık ki yok.
En homojen, en sağlam ve en iç içe geçmiş
demetler bile bir anda hiç tanımlanmamış
sosyolojik,etnik, dini, ekonomik, ideolojik ve
kültürel parçalara ayrılmaya uygun.
Önümüzdeki 10-15 yıl yeni küresel sistemin
tasarımının nasıl olacağına yönelik müdahale
edilmezse sıcak çatışmalar dizisini içinde
barındıran müthiş sıcak bir stratejik çemberden
geçilecek. Bu süreçte bir çok devletin un ufak
olup çeşitli dilimlere ayrıldığını görmeye devam
edeceğiz.
Bu sürecin önünü almaya sürecin senaristleri
bile başaramayacak ve ortaya küresele
senaristlerin hiç de öngörmediği hiç
düşünülmemiş yeni bir devletler fotoğrafı
çıkacak.
Şimdilik Ortadoğu’dan başlayan siyasal, etnik,
dinsel çöküş parça parça tüm ülkeleri içine
alarak en uç noktalara kadar ulaşacak.
Sırada, Türkiye, İran, Pakistan, körfez
ülkeleri, Hindistan, Çin ve bazı Afrika ülkeleri
var. Ardından kuzey yarımküreye ve Güney
Amerika’ya sıra gelecek. Ve atomun çekirdeği
parçalanacak.
Bu kompleks başkalaşımın, bu yeni, siyasi,
ekonomik,sosyal ve dinsel sistemin haritası
acaba herhangi küresel bir gücün elinde var mı?
Herhangi bir küresel gücün dünyada ki eski
sistemi tümüyle yıkma ve yeniden bambaşka bir
şekilde inşa etme gece ve planı var mı?
Bu sorunun cevabı açık : Biliyoruz YOK
Son dönemde dinleme spekülasyonları, casusluk
faaliyetleri kapsamında birbirlerini itham eden
ülkelerden acaba ne isteniyor?
WikiLeaks belgeleri, Snowden belgeleri gibi
acaba daha bir yerlerde ne kadar belge var?
Yüzbinlerce belgenin açıklanması ne anlama
geliyor? Neden bütün istihbari atıklar birden
dünya gündemini işgal ediyor?
Sovyetler Birliğinin dağılmasından önce Sovyet
casusları batıda çok itibarlı ve popülerdi.
Batıya sığınan (!) her Sovyet istihbaratçısı
batı sisteminin ideolojik ekonomik, siyasi ve
kültürel başarısı sayılıyordu.
Bugün tam tersi bir süreç yaşanıyor. Batılı
istihbaratçıların (!) Doğu ya sığınanları,
doğunun ideolojik (!) siyası ve ekonomik
başarısı olarak görülmeye başlandı.
Bu tuhaf (!) bir durum değil mi? İdeolojik bir
boyutu kalman Rusya’nın,Çin'in ve başkalarının
kendilerine sığınan (!) casuslar üzerinden
başlattıkları karşı saldırının şifresi
çözülebildi mi? Tabii ki hayır.
Tabii ki çözülemez…
O halde ne olduğunu birileri dünya kamu oyuna
açıklar mı? Elinde açıklaması olsa tabii ki
açıklar.
Küresel senaristlerin bu istihbarat şovlarının
tüm komplikasyonlarını öngördüklerini ve
denetleyeceklerini düşünebiliyor musunuz? Bu
gerçekten öngörülecek ve tüm detayları ile
bilinebilecek bir olgu olmanın çok ötesinde.
KÜRESEL VE BÖLGESEL GÜÇ
Küresel ve Bölgesel Güç olmanın parametreleri
değişecek. Küresel ve bölgesel güç olmanın
parametreleri değişecekse ve küresel ve
bölgesele güç olan devletler de değişecek
demektir. Yeni parametrelere sahip olanlar varsa
onlar statülerini biraz revize ile
sürdüreceklerdir.
Birileri bu değişimin öncü
göstergelerinin siluetlerini görmekte ve
olağanüstü paniklemektedir.
Bu paniğin başlangıç tarihi 1979 ve 1991’de en
üst noktasına ulaşmıştır ve hala bu noktadır.
1979’dan itibaren bazı aktörlerin davranışları
analiz edilirse herkes çok şaşıracaktır. Nasıl
analiz edileceği bilinmesi kaydıyla.
Eski dünya düzeni ile birlikte bir çok şeyde
değişti, değişiyor.
Acaba değişen parametrelerin neler olduğu henüz
ortaya konulmuş değil. Belki birileri önümüzdeki
kısa zaman diliminde bu parametreleri açıklar.
Bu açıklamanın hazır olduğunu biliyoruz.
Küresel ve bölgesel güç olmanın parametreleri
değişti ise, önümüzdeki süreçte yeni süper güç
veya güçler olarak hangi yapılar ortaya çıkacak?
Bu yeni süreçte yeni devletler nasıl bir
uluslararası sistemin parçaları olacak? Hangi
milletler ön planda yer alacak?
Bu kadar çok bilinmezle hangi küresel ve
bölgesel güç baş edebilecek?
Bunları önümüzde ki günlerde, aylarda
belirleyecek hale gelebiliriz.
Şu anda dünya,dümenleri kilitlenmiş nükleer
patlamalara hazır bir çok uçak gemisinin gelişi
güzel seyrettiği ve nükleer kıyamete sebep
olabilecek kaos içerisinde.
HANGİ DEVLETLER HAZIRLANIYOR-HANGİ YAPILAR
HAZIRLANIYOR
Dünyanın en radikal değişim ve dönüşümüne hazır
olan devletler ve yapılar hangileri? Bunlar
neler olabileceğini değişecek ve ortaya çıkacak
parametreleri biliyor ya da öngörüyorlar mı,
diye sormuş ve olumsuz yanıt vermiştik.
O halde eski küresele ve bölgesel hegemonları
deve dışı bırakacak olduğu öngörülebilecek yeni
küresel mimarların ön plana çıkartacağı, devlet
ve devletlerin ve yapıların hangileri olduğu
inanılmaz önem kazanıyor.
Yeni parametreler bilinirse doğal olarak yeni
sürecin hiper güçlü devlet ve yapıları da
kendiliğinden belirir mi?
Dünyanın ve bölgenin nerelere sürüklendiğini
anlama ve algılama yeteneğimizi, imkanımızı ve
sair donanımlarımızı bir daha gözden geçirmeli
ve Ortadoğu’da hızla genişleyen dinsel, etnik,
jeopolitik, stratejik, kültürel ve terörsel
obrukların içine düşmeden yeni küresel sistemin
içindeki yerimizi almaya hazırlanmalıyız.
Türkiye’yi bu yeni küresel sistemin vazgeçilmez
ana ekseni haline nasıl getireceğiz...
'Av. Dursun YASSIKAYA'
Adres: Fatih Sultan Mahallesi, Dumlupınar Bulvarı, 2700. Cadde, ARP Kule No: 3/30 (Kat: 15), 06790, Etimesgut/ANKARA
Telefon: +90 312 430 71 71
Faks: +90 312 430 60 70
E-posta: info@yassikayahukuk.com
© 2022 YASSIKAYA Hukuk Bürosu. Tüm hakları saklıdır.